Hristiyan Ahlakında ki Altıncı Temel : Vicdanın Rolü ve Önemi

Episode 26 November 06, 2024 00:16:08
Hristiyan Ahlakında ki Altıncı Temel : Vicdanın Rolü ve Önemi
Hristiyanlık
Hristiyan Ahlakında ki Altıncı Temel : Vicdanın Rolü ve Önemi

Nov 06 2024 | 00:16:08

/

Hosted By

Tiranus - Herkes Duyana Kadar

Show Notes

İsa Mesih benim yerimde olsa ne yapardı? Bu serimizde Antalya İncil Kiliseleri Baş Pastörü Ramazan Arkan hristiyan ahlakı nedir, neye dayalıdır ve 21. yüzyılda nasıl uygulanır konularını ele alıyor.

View Full Transcript

Episode Transcript

[00:00:00] Speaker A: Arkadaşlar merhaba. Hristiyan ahlakı hakkındaki podcast serimize hoş geldiniz. Bu serimiz boyunca Antalya İncil Kiliseleri başbastarı Ramazan Arkan bizimle birlikte olacak. Hazırsanız başlayalım. [00:00:18] Speaker B: Hepinize eysenlik olsun. Hristiyan ahlakı temellerine kaldığımız yerden devam ederek bu videoda sizlere ahlakta vicdanımızın rolü nedir ona bakmak istiyorum. Vicdan nedir? Vicdan sözcüğü Arapça bir ifadedir. kişiyi kendi düşünce, tutum, söz ve davranışlarıyla ilgili olarak bir yargıda bulunmaya yönelten kişinin kendi ahlak değerleri üzerinde dolaysız veya kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan, kişiyi doğruyu veya iyi yapma konusunda kararını yükleyen içsel bir güçtür. Bu içgüdüsel olan güç kişisel ilahi bir adalet sistemi gibi işler. Vicdan, ahlaki kararlar verme sürecinde aslında önemli etkenlerden birisidir. Sadece Tanrı'ya iman eden kişilerde değil, yaratılmış olan her bir insanın yaratılıştan itibaren Tanrı'nın insanların içine koyduğu, Onları doğru, yanlış, iyi, kötü konusunda yönlendirici ve uyarıcı bir güç ve sestir. Vicdan her bir kişinin iç varlığında yer alan aslında ahlaki bir denetçidir. Thomas Agües vicdanı insanın ahlaki kararlar veren aklı olarak tanımaktadır. Aynı zamanda Franz Delisius vicdanın her insanın kalbinde taşıdığı ilahi kanun bilgisi olduğunu söylüyor. 17. yüzyılda yaşayan İngiliz papazı John Trapp ise vicdanın Tanrı'nın insanın koynuna yerleştirdiği casusu olarak tanımlamaktadır. Ve gerçekten bu yorum benim çok hoşuma gidiyor. Bu yüzden daha önceki videolarımızda öğrendiğimiz diğer ahlaki temeller ve kaynaklardan sonra bir Hristiyan olarak alacağımız ahlaki kararlarda dikkat etmemiz ve kulak vermemiz gereken önemli etkenlerden birisi de vicdanımızın sesi ve yönlendirişi olmalıdır. O zaman sormak istiyorum. Tek başına vicdanımıza göre kararlar verebilir miyiz? Vicdanımıza göre kararlar verdiğimiz zaman dikkat etmemiz gereken hususlar nelerdir? Vicdanımız tamamen güvenilir mi? Yoksa bizi yanıltabilir mi? Vicdanımızın doğru ve Tanrı'yı yücelten bir şekilde bizi etkilemesi ve çalışması için yapmamız gereken şeyler nelerdir? Tanrı sözü bize neler öğretiyor ona bir bakalım. İlk önce vicdanlarımızın durumuna bir bakalım. Kutsal kitaba baktığımız zaman vicdan ile ilgili ilk olarak yaratılışta karşılaşıyoruz. Yaratılış 1.26-27'de Tanrı diyor ki insanı kendi suretimizde, benzeyişimizde yaratalım. Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünde tümüne egemen olsun. Tanrı insanı kendi suretinde yarattı. Böylece insan Tanrı suretinde yaratılmış oldu. insanları erkek ve dişi olarak yarattı diyor bu ayete baktığımızda. Tanrı insanı ilk yarattığı zaman onu hem bedensel hem de ruhsal bir varlık olarak kendi suretinde ve benzeyişinde düşünebilen özgür iradeli duyguları olan bir varlık olarak yarattığını görüyoruz. Yaratılış eylemi sona erdikten sonra Tanrı her şeyin iyi olduğunu gördü diye yazan ayete dayanarak Tanrı her şeyi mükemmel ve kusursuz yarattığı gibi insanı da aynı şekilde her yönüyle mükemmel ve kusursuz bir şekilde yarattığını anlıyoruz. Vicdanımız Tanrı'nın bizi kendi suretinde yarattığı zaman içimize koyduğu mükemmel ve kusursuz işleyen bir denetçiydi. Vicdan kişiliğimizin doğasında vardır. Tanrısal benzerliğin ahlaki yönünü yansıtır. Bizler ahlaki kararlar veren ahlaki varlıklarız. Dolayısıyla vicdan ahlaki yargımızın kendinize, düşüncelerinize ve eylemlerinize yansıyan bir spot ışığı gibidir. Düşüşten önce Tanrı ile olan ilişkide tamamen kusursuz çalışan, doğru ve yanlış, iyi ve kötü konusunda rehber olan bu ses, günaha düşüş ve Tanrı'yla ilişkinin kopmasıyla etkilenmiş, kirlenmiş ve doğruluğunu kaybetmiştir. Şeytan Adem ile Havva'yı ayartmak için yaklaştığında ve onlara Tanrı size bu ağacın meyvesinden yemeyeceksiniz dedi mi diye sorduğunda Adem ve Havva iyiliği ve kötülüğü bilme ağacının meyvesini yemeden önce bunu yapmanın yanlış, kötü ve ciddi sonuçlar doğuracak bir karar olduğunu biliyorlardı. Tanrı bu bilgiyi vermiş ve onları uyarmıştı. Vicdanları yani içsel sesleri onları eminim ki orada rahatsız etti ve uyardı. Yapacakları eylemin yanlış olduğunu onlara hissettirdi ve söyledi. Ama onlar vicdanlarının bu sesine kulak vermek ve uyarıyı dikkate almak yerine kendi arzularını yerine getirerek günaha düştüler. Sonsuz yaşamı ve Tanrı'yla olan ilişkiyi kaybettiler. Tanrı onlara Âdem bahçesinde, Âdem neredesiniz diye seslendiğinde, vicdanlarının onları nasıl rahatsız ettiğini görüyoruz. Çünkü daha önce Tanrı ile yüz yüze görüşen ve hiç rahatsızlık hissetmeyen bu insanlar yaptıkları eylemin ardından saklanmaya, utanç duymaya ve rahatsız olmaya başladılar. Aldıkları kararın yanlış olduğunu onlara gösteren ve hissettiren işte o yüreklerindeki vicdanlarının sesiydi. Neden yalnız başına vicdanlarımıza güvenemeyiz? Eğer kararlarımız, düşündüklerimiz ya da yaptıklarımız konusunda vicdanımız hareketsizse genelde rahat oluyor. Ve yaptıklarımızın doğru olduğunu düşünmeye başlıyoruz. ve o eylemin doğru olduğunu düşünüyoruz. Ama vicdanımız bizi suçlamaya başlarsa o zaman yaptıklarımıza dikkat etmemizde elbette fayda vardır. Ama şunu kesinlikle anlamamız gerekiyor ki ne olursa olsun vicdanın sesi Tanrı'nın sesi değildir. Tanrı vicdanımızı bizi uyarma konusunda kullanabilir. Bizim doğru davranış, kelama uygun kararlar konusunda eğitmemiz için bir yol olabilir. Ama bu vicdanımızın her zaman doğru kararlar vereceği anlamına gelmez. Neden vicdanımız her zaman doğru kararlar vermez? Birincisi günahtan dolayı biraz önce bahsettiğimiz gibi. Adem ile Havva'nın bu günaha düşüşü bütün onları ve yaratılışı ve kendi dualarını etkilediği gibi aynı zamanda vicdanlarını da etkilemiş, kirletmiş ve doğru çalışmaz hale getirmiştir. Dolayısıyla herhangi bir ahlaki karar verirken sadece vicdanlarımıza güvenerek karar alamayız. Hristiyan ahlakını yansıtmamıza engel olur. Bu yüzden Yeremye Peygamber diyor ki yürek her şeyden ziyade de aldatıcıdır. Onu kim anlayabilir? Ama sadece vicdanlarımıza güvenerek kararlar alamayacağımızın birinci nedeni günahtan dolayı kirlenmiş, düşmüş ve mükemmellik fonksiyonunu kaybetmiş olmasından dolayıdır. Vicdan kolay etkilenebilen bir şeydir. İzlediğimiz filmler, aldığımız eğitim, büyüdüğümüz aile, toplum ve insanların yönlendirişi ve ahlaki örnekler, okuduğumuz kitaplar, dergiler, yaşadığımız tecrübeler, sahip olduğumuz kültür, din, inanç sistemi, gelenekler ve görenekler vs. gibi bütün etkenler aslında vicdanımızı doğru ya da kötü yönde şekillendirir. eğitir ve etkiler. Bu gibi etkenlerden etkilenen bir vicdan da her insanda farklı işlev göstereceği için vicdan tek başına genel bir Hristiyan ahlakı oluşturmamızda yetersiz ve güvenilir bir kaynak olamaz. Vicdanlarımızın doğru çalışması için yapmamız gereken şeyler Her şeyden önce kutsal kitabın bize gösterdiği gibi vicdanlarımızı temiz tutmaya özen göstermeliyiz. Titus 1.15'te diyor ki yüreği temiz olanlar için her şey temizdir ama yüreği kirli olanlar ve imansızlar için hiçbir şey temiz değildir. Çünkü onların zihinleri de vicdanları da kirlenmiştir diyor. Elçilerin işleri 24-16'da Paulus diyor ki bu nedenle ben gerek Tanrı gerek insanların önünde vicdanımı temiz tutmaya her zaman özen gösteriyorum. Bu ayetler vicdanımızı temiz tutma konusunda bizi uyarmaktadır. O halde temiz tutmak için ne yapmalıyız? ilk olarak Tanrı'ya yaklaşarak, İsa'ya iman ederek O'nun kanı aracılığıyla yıkanmış olmamız gereklidir. Kutsal Kitap İbrâniler 9-14'te diyor ki, öyleyse sonsuz ruh aracılığıyla kendini lekesiz olarak Tanrı'ya sunmuş olan Mesih'in kanının diri Tanrı'ya kulluk edebilmemiz için vicdanımızı ölü işlerden temizleyeceği ne kadar daha kesindir. Aynı zamanda bir suç ya da yanlış görüyorsak tövbe ederek temiz tutabiliriz vicdanımızı. Günahın gücü büyük ölçüde aldatıcılığındadır. Uyanık bir vicdan olmazsa günah ruhlarımıza sızacak ve eğer önlem alınmazsa Efendimiz haline gelecektir. Dolayısıyla katılaşmış bir vicdan rahatsız edici bir şeydir. Tanrı sözüyle beslenmeli ve eğitmeliyiz bu yüzden vicdanımızı. Bu yüzden Timoteus 1-5'te diyor ki, bu buyruğun amacı pak yürekten, temiz vicdandan, içten imandan doğan sevgiyi uyandırmaktır. Aynı zamanda Mezmurlar 119'da diyor ki, genç insan yolunu nasıl temiz tutar, vicdanını nasıl temiz tutar? Senin sözünü tutmakla. Bütün yüreğimle sana yöneliyorum Ya Rab. İzin verme buyruklarından sapmama. Aklımdan çıkarmam sözünü sana karşı günah işlememek için. Bu yüzden Paulus, Filipi ve Galatyalılar'a yazdığı mektuplarda da onları ruhun ürünlerini yaşamlarında uygulamaya ve gerçek, saygıdeğer, doğru, pak, sevimli, hayranlık uyandıran Erdemli ve övülmeye değer olan şeyleri düşünmeye, uygulamaya yönlendirmektedir. Bu yüzden vicdanımızı temiz tutmak için her şeyden önce gerçekten gayret etmeliyiz. Eğer vicdanımızı temiz tutmaya gayret etmiyorsak, o zaman kirli olan vicdanın çıkaracağı ses de yönlendirişi de hiçbir zaman doğru olmayacaktır. Kardeşler, iman hayatı Aslında etrafı kuşatılmış bir kale ya da şehir gibidir. Dışarıdan içeriye girmek isteyen düşmanlar vardır. Bu yüzden düşüncelerimizi şeytanın isteklerinden ve dünyanın yalanlarından korumaya öğrenmeliyim. Bunun için de daha çok tanrısal olan şeylere odaklanmak, onları düşünmek, gözlerimizi tekrar yüce olana çevirmek, Tanrı'nın sözünde zaman geçirmek, O'nu dinlemek, O'nu düşünmek ve O'na bakmalıyım. Kararlarımı almadan önce bu kararlarımı atacağım adımları Tanrı sözünde değerlendirmeliyim. ve Tanrı sözünü her gün okumalıyım ki gerçekten onunla olan ilişkim her zaman canlı bir şekilde devam etsin. Ve vicdanım da bu şekilde temiz kalsın ve eğitilsin. Aynı zamanda dikkat etmemiz gereken şeylerden birisi de vicdanımızın sesine itaat etmektir. Çünkü dağlanmış bir vicdan, uyuşturulmuş bir vicdan hiçbir zaman doğru bir karar veremez. Eğer bir insan vicdanını sürekli bastırıyorsa, vicdanının sesine itaat etmiyorsa, daha sonra bu itaatsizlik vereceği ilk ödün başka ödünler de vermesine yönlendireceği için vicdanının sesini artık duymasını engelleyecektir. Bu yüzden vicdanımızın sesini duymak için her şeyden önce temiz tutmaya gayret etmeliyiz, Tanrı'nın sözüyle eğitmeliyiz ve vicdanımız bizden bir şey yapmamızı istediği zaman gerçekten onun sesine itaat etmeliyiz. Çünkü itaatsizlik başka itaatsizlikleri de doğuracağı için vicdanımızın sesini her zaman bastıracağı için bizi doğru kararlara yönlendiremez. Ama bunun tam tersini yaparsak işte o zaman diğer temellerle birlikte vicdanımızın da sesi birlikte çalışarak kutsal ruhla bizi doğru karara yönlendirecektir. Vicdan içimizdeki ahlaksal sestir. Ahlaki konular hakkında bize rehberlik yapar. Kutsal ruh da bazen bu vicdanımızı kullanarak bizi yönlendirir ve aynı zamanda bize rehberlik yapar. Bu yüzden vicdan öğretisi gerçekten Hristiyan ahlakında çok önemlidir. [00:15:51] Speaker A: Dinlediğiniz için teşekkür ederiz. Bir sonraki podcastımızdan haberdar olmak için takip etmeyi unutmayın. Görüşmek üzere.

Other Episodes

Episode 25

November 04, 2024 00:14:48
Episode Cover

Hristiyan Ahlakında ki Beşinci Temel : Doğru Motivasyonun Önemi

İsa Mesih benim yerimde olsa ne yapardı? Bu serimizde Antalya İncil Kiliseleri Baş Pastörü Ramazan Arkan hristiyan ahlakı nedir, neye dayalıdır ve 21. yüzyılda...

Listen

Episode 18

July 22, 2024 00:03:48
Episode Cover

Gizemli Havari Simun

Yurtsever Simun, politik ve dini konularda tutkulu ve radikal bir kişilik olarak bilinir. Zelotlar gibi fanatik bir Yahudi grubunun üyesi olarak tanınır. İsa'nın öğretileriyle...

Listen

Episode 9

June 22, 2024 00:05:24
Episode Cover

Simun Petrus - Kefas

Simun Petrus, Beytsayda’da doğdu. Petrus gürültücüydü, konuşup-sorgulardı, hızlı kararlar veriyordu ve bu nedenle İncil’de de gördüğümüz üzere sık sık hatalar yapıyordu ama İsa yine...

Listen